Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Sinónimo
Frases
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Turco - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Alemán - Inglés
Ocultar la historia
Historia detallada
Eliminar
Historia :
activos extinguibles
emergency pull cord
bir nevi yapıştırıcı
sockenclip
kira ücreti
sich mit der sache beschäftigen
dispatch note
my god!
product end-of-life return program
her diğer
Historia
Frases
Significados de
"her diğer"
en diccionario inglés turco : 1 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
her diğer
every other
adj.
Significados de
"her diğer"
con otros términos en diccionario inglés turco: 19 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
diğer her şey
everything else
pron.
We must be prepared to follow through with that threat if
everything else
fails.
Diğer her şey
başarısız olursa bu tehdidi yerine getirmeye hazırlıklı olmalıyız.
More Sentences
2
General
her katmanın diğer katmanlardan bağımsız olduğu organizasyon
stratarchy
n.
3
General
antik roma takviminde, her ayın ortasından önceki (kendisi de dahil olmak üzere) dokuzuncu gün (mart, mayıs, temmuz veya ekim ayının yedinci, diğer ayların ise beşinci gününe tekabül eder)
nones
n.
4
General
diğer her şeyi bir kenara bırakıp aşırı konsantre olmak
overfocus
v.
Proverb
5
Proverb
her öykünün bir de diğer yüzü vardır
there are two sides to every question
6
Proverb
her öykünün bir de diğer yüzü vardır
there are two sides to every story
Colloquial
7
Colloquial
diğer her kız gibi
like every other girl
expr.
Idioms
8
Idioms
diğer her şeyi gölgede bırakmak
cap the climax
v.
Politics
9
Politics
abd'nin çıkarlarının her zaman diğer ülkelerin çıkarlarına göre öncelikli olması gerektiğine inanan amerikalı
america firster
n.
Technical
10
Technical
borunun her bir ara bölümünün kıvrımlarla diğer uca bağlandığı bir tür sıcak su bobini
trombone coil
n.
Physiology
11
Physiology
beyin, omurilik ve vücudun diğer bölümlerinde salgılanan ve ağrı kesici özelliği olan iki akraba pentapeptitten her biri
encephalin
n.
12
Physiology
biri fizyolojik olarak aktif olup diğer olmayan iki kinin formundan her biri
hypertensin
n.
Parasitology
13
Parasitology
yaşam döngüsünün her evresinde diğer eklembacaklılarla beslenen büyük ve yaygın bir mayt familyası
trombidiidae
n.
Optics
14
Optics
bir yüzü düz, diğer yüzü dışbükey olup her bir objeyi çoğaltarak görüntüleyen lens
multiplying lens
n.
Math
15
Math
bir kümedeki her bir elemanın diğer kümedeki elemanlarla eksiksiz eşleşmesi ile ilişkili
one-to-one
adj.
16
Math
bir kümedeki her bir elemanın diğer kümedeki elemanlarla eksiksiz eşleşmesine dair
one-to-one
adj.
Meteorology
17
Meteorology
bilim adamları tarafından sinoptik manyetik, meteorolojik veya diğer fiziki gözlemleri yapmak için belirlenen bir dizi özel günden her biri
term day
n.
Entomology
18
Entomology
böceklerin ve diğer eklembacaklıların ağızlarındaki genellikle besini ısırmaya ve çiğnemeye yarayan iki yapıdan her biri
mandible
n.
Modern Slang
19
Modern Slang
ve diğer her şey
and everything else
expr.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of her diğer
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy